Lezzet Guru'su Antonio Carluccio

Biz "Lezzet blogger"ları geçen hafta "Good Italian Food"  Bloomberg'den izlemeye alışık olduğumuz dünyaca ünlü İtalyan şef Antonio Carluccio ile birlikte olduk ve otantik İtalyan mutfağı hakkında konuşup, tadımlar yaptık.

Bir gün önce Nişantaşı Carluccio'da ki açılış partisinde tanışma fırsatını bulduğumuz sempatik İtalyan şef, ertesi gün bizlerle Çiftehavuzlar Carluccio'da sohbetteydi. İtalyanın Amalfi sahilinde doğan, annesinin muhteşem aşçılığından etkilenen, 21 yaşında Viyanaya giden, Almanya'da şarap tüccarlığı yapan, 1975 yılında Londra'ya taşınan, 8 yıl sonra BBC'de program yapan, 13 kitap yazan, gurme dükkanı açan, TV programları ve restoranları birçok ülkede popüler olan A. Carluccio ile yemek ve yaşam odaklı  herşeyi konuştuk.

İlk  olarak Eylül 2012'de  Kanyon AVM'de  hizmete giren Carluccio's un Türkiye'deki  diğer (Akasya , Kanyon , Çiftehavuzlar (Bağdat Caddesi), Göktürk ve Nişantaşı) gibi restoranları da çok popüler. İstanbul'un büyüsünü yakaladıkları halde gayelerinin "yüksek kaliteli otantik Italian yemeğini uygun fiyatlarla sunup, müşterilerine samimi ama mükemmel bir servis vermek istedikleri" olduğunu da belirtti.

Sohbetten aklımda kalanlardan en önemlileri:

Öncelikle ben şef değilim, sadece aşçıyım diyerek bizleri şaşirtan Carluccio sözlerine devam ederken şef bir sanatı öğrenir halbuki aşçının aklı pişirmek ve yaratmak için odaklanmıştır dedi. Birileri için yemek yapmak iş değil aşk olmalı. İtalyan yemeği kargaşa değildir, çok basittir. Amaç insanları şaşırmak değil; Şaşırtmak kolay, insanları mutlu etmek daha zordur  derken, gülümseyerek bir de anısını ekledi konuşmasına. 

Bir gün üzerinde çikolata sosu olan bir istiridye ikram edildiğinde şefe sorar, "gayen nedir bunda?", aldığı cevap "insanları şaşırtmak" olur. Antonio bir çok şefin önemli olmak, isim yapmak için böyle imkansız şeyleri denediğini belirtti ve hemen mutfaktan un, patates,su ve yumurta isteyerek orada bize "Gnocchi" yaptı.. "Birleştir, Yoğur ve Kes". Bu kadar basit.

Benim mottom "Moff/ minimum of fuss, maximum of flavor" yani "az ıvır zıvır bolluğu, çok lezzet". Yemek keyifli, bol sohbetli sofralarda dostlarla paylaşılmalı derken, Türklerin makarnayı yoğurtlu yemeleri ile ilgili soruyu ise  yemekte tartışma olmaz, öyle severlerse öyle yerler, yemek kültürdür, ye ve seviş diyerek bizleri güldürdü. Türkler de  İtalyanlar da ağızlarının tadını bilirler, diye ilave etti.

Evde yapılan yemeğin bir başka güzel olduğunu da sözlerine ekledi. Çok sos kullanılması ile ilgili olarak sos tabakta bir nokta olmalı dedi. İyi şarap nedir diye sorulan soruyu "eğer içerken şarabı sevdiysen iyi şarap odur" diyerek cevapladı.

600 üzerinde makarna şekli olduğunu ve şeklin makarnanın tadını etkilediğini de belirtti. Mantar'ın hayaımızdaki en önemli eleman olduğunu, bir iki tane mantarla çok lezzetli şeyler yapılabileceğini ve çocuklar için mantar ile ilgili bir kitap yazdığını da kendisi ile yaptığımız bu sohbet esnasında öğrenmiş olduk.

2012 yılında Antonio Carluccio'ya   "the AA Lifetime Achievement Award"  verilmiş,  hatıratını  'A Recipe For Life' isimli kitabında toplamış.

Bizler  iki saatin sonunda çok keyifli bir sohbeti noktalarken Antonio Carluccio bizlere yemek kitaplarını imzalayıp, bizlerle bol bol resimler çektirdi ve yeni bir mülakat için ayrıldı.

Bu vesile ile bizlere bu imkanı hazırlayan başta Promedia Halkla İlişkiler Ajansına (Promedia Public Relations )ile Çiftehavuzlar ve Nişantaşı Carluccio's lokantalarına, birlikte hoş anılar yaşadığımız lezzet bloggerları arkadaşlarım "Lifestyle writer for Turkey at sheldonheyes.com, Mutfak ve Tatlar, bir tat bir koku, Lezzet Tramvayı, Mor Tencere, Damaktan Dimağa, hamarat Fisun, Delikita, Yenihayat'ın tadı, Tadında Seyahat, Patliycannn, Filizlenen Tatlar, Suh-i-fidan, Gezenti Anne, Pınar Dessert's "e sonsuz teşekkürlerimle.

 

• 
• 
• 
• 
• 
• 
• 
• 
• 
• 
• 
•